Analitik MakalelerPolitika Analizi BirimiYayınlar

Amerika’daki İsrail Yanlısı Lobi ve Bu Lobinin Orta Doğu’daki Dış Politika Üzerindeki Etkisi

SDG Politika Analiz Birimi Raporu

Giriş:

Suriye devriminin patlak vermesi ve Suriye meselesinin karmaşık bir hal alarak bölgesel ve uluslararası bir krize dönüşmesiyle birlikte Suriye meselesi bölgesel ve uluslararası jeopolitik dengelerin derinliklerine kadar indi. Devrim ve Muhalefet Güçlerinden bazıları bir zamanlar Libya’da yaşananlara benzer bir uluslararası müdahaleye güvenmişlerdi. Ancak durum bunun aksine seyretti ve Suriye’nin karmaşık jeopolitik durumunun ve İsrail’e yakın olmasının bu bağlamda ciddi düşünmeyi engellemeye katkıda bulunduğu görüşü Suriyeliler arasında yayıldı. Görünen o ki Washington, çeşitli tarafları bertaraf etmek için ilkesel olarak savaşı uzatmayı ve yönetmeyi; savaşın Suriye sınırları dışında da patlak vermemesi adına savaşın gidişatını kontrol etmeyi ve kimyasal silahların çeşitli gruplara sızmasını engellemeyi tercih etti.

İsrail’in güvenliğinin Amerikan dış politikasını etkilediği düşüncesi de fazlasıyla abartılacak kadar yayıldı. Belki de Esad rejiminin kurmaylarından biri olan Rami Mahluf’un başlardaki şu mesajı buna işaret ediyor: “Suriye’de istikrar olmazsa İsrail’de de istikrar olmaz.”

Son dönemde, Esad rejimiyle normalleşmeye yönelik bölgesel eğilimlerle ilgili olarak, Amerika-Rusya-İsrail uzlaşmasının sonradan tedrici olarak gerçekleşenlerde rol oynadığı görülüyor. Bilgilerde İsrail istihbaratının Moskova ile koordineli olarak Esad rejiminin yönetimde kalmasını da içeren bir vizyon hazırladığından bahsedildi. Daha sonra Amerikan-İsrail-Rusya ulusal güvenlik kurumlarının yaptığı toplantılar ve Suriye’deki duruma ilişkin olan tartışmaları, gerçekleşecek normalleşmenin seyrinin belirlenmesinde etkili oldu.

9 Ocak 2019’da Middle East Eye web sitesi, esas olarak Suriye’deki Türk nüfuzunu, ardından da İran nüfuzunu (İran etkisinin Türkiye’nin yapabilecekleri karşısında hassas olduğu kaydedildi)  sınırlamak amacıyla Esad rejimini yetki sahibi kılma ve onu Arap Birliği’ne geri alma yönündeki İsrail-Körfez-Mısır planı hakkında bir rapor yayınladı ve sitede yayınlanana göre, istihbarat servislerinin liderleri arasında Körfez başkentlerinden birinde yapılan bir toplantıda ve İsrail İstihbaratı Mossad’ın başkanının huzurunda bir anlaşmaya varıldı.

Amerika’nın genel olarak Ortadoğu, özel olarak da Suriye meselesinde konumunun önemli bir konum olduğu göz önüne alındığında, İsrail’in güvenlik kaygılarının Amerikalı karar vericiler üzerindeki muharrik unsurlarını ve etkisinin boyutlarını anlamak amacıyla İsrail etkisinin genel olarak Amerikan dış politikası, özelde de Ortadoğu üzerindeki etkisine ışık tutmak önemli bir hal alıyor.

Amerika Birleşik Devletleri’ndeki İsrail yanlısı lobi; Amerikalı karar vericileri İsrail konusunda etkileyen önemli araçlardan birini temsil ediyor. Bu makalede, bu lobinin ABD’deki genel olarak İsrail’i desteklemekteki rolüne ve eylem mekanizmasına, özelde ise Ortadoğu’daki politikasına, Suriye meselesiyle ilgisi olmayan tarihi delillerini sunarak ışık tutmaya çalışıyoruz. Bu analitik aydınlatma öncelikle Chicago Üniversitesi’nde siyaset bilimi Profesörü John Mearsheimer ve Harvard Üniversitesi’nde uluslararası ilişkiler Profesörü Stephen Walt tarafından -konuyla ilgili iki uzmanın düzenlediği bir dizi sempozyumda- 2015 yılında düzenlenen bir sempozyumda ifade edilenlere dayanmaktadır. İki uzmanın 2006 yılında bu konu üzerine ortak bir kitap yazdığını belirtmekte fayda var.

Raporun tamamını okumak için (Arapça)

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu