Araştırma ve ÇalışmalarSosyal BirimYayınlar

Araştırma Makalesi “Öğrenci ve Aile – Entegrasyon Çabalarının Başarılı Olmasında Ailenin ve Bireyin Rolü”

Yönetici özeti, üçüncü Baski:

Öğrencilerin Türk okullara entegrasyonu sürecinde öğrencinin kendisi ve ailesi önemli bir role sahiptir. Bu çalışmada hem kişisel hem de ailevi faktörlerinin entegrasyon süreci üzerindeki etkilerini ele aldık.

Entegrasyon çabalarının desteklemesinde veya engellemesinde ailenin rolü:

  • Suriyeli öğrencilerinin ebeveynlerinin, öğrencinin okuldaki sosyal sorunlarıyla -özellikle diğer öğrencilerle sorunları- ilgilendikleri kadar, öğrencinin eğitim durumu, ödevleri ve öğretmen ile etkileşimi konusuyla ilgilenmedikleri görülmüştür. Suriyeli öğrencilerin bu hususlarla alakalı olarak yeterince ilgiyi görmedikleri anlaşılmıştır.
  • Öğretmenlerin bazısı, Suriyeli öğrencilerin %75’inin eğitim, davranışsal rehberlik, sağlık ve psikoloji konularında aileleri tarafından destek ve ilgi görmediklerini belirtmiştir.
  • Ebeveynlerin %74’ü, öğretmenlerle iyi bir iletişim kurmadıklarını, %62’si veli toplantılarına katılmadıklarını belirtmişler. Bunun sebebi ise, iş yoğunluğu, iletişim güçlüğü, bilinç seviyesi…
  • Ebeveynlerin %63’ü okul ortamının, nefret kampanyalarının ardından olumsuz bir şekilde etkilendiği belirttiler. Ebeveynlerin %60’ı; kişisel olarak etkilendiklerini, Türk toplumuyla ilgili kanaat ve algılarının değiştiğini belirttiler. Bu oranın %43’ü, benimsedikleri olumsuz kanaatların, kendi çocukları üzerinde etkisi olduğunu ifade ettiler.
  • Öğrencilerle yaptığımız doğrudan görüşmeleri ele aldığımızda öğrencilerin %37’sinin tamamen kapalı aile ortamında yaşadıkları, okul dışında ister Suriyeli öğrencilerle ister Türkiyeli öğrencilerle olsun hiçbir sosyal aktiviteye katılmadıkları görülmüştür. Bu ortamda yaşayan çocukların %63’ünün, Türkiyeli öğrencilerle arkadaşlık kuramadıkları saptanmıştır.
  • Öğrencilerle yapılan doğrudan görüşmeler sonucunda öğrencilerin %65’inin Türk toplumundan uzak, kapalı aile ortamında yaşadıkları görülmüştür. Bu öğrencilerin %71’inin ise Türkiyeli öğrencilerle arkadaşlık kuramadıkları belirtilmiştir.
  • Birçok Suriyeli ailenin, kendi çocuklarının kimliğini ve ana dilini kaybetme olasılığından endişe duydukları görülmüştür. Bu tür endişeler, ailelerin entegrasyon sürecini reddetmelerinin ve kendi çocuklarının Türk okullarda eğitim görmelerine karşı çıkmalarının önemli bir faktörü olarak değelendirilebilir.

Öğrencinin rolü:

  • Suriyeli Öğrencilerin Türkiyeli Öğrencilerle arkadaşlık kurma konusunda dil faktörünün net bir etkiye sahip olduğu görülmüştür ancak buna rağmen öğrencilerin %33’ünün, zayıf ve orta düzeyde bir Türkçeye sahip oldukları halde Türkiyeli öğrencilerle arkadaşlık kurabildikleri görülmüştür. Diğer taraftan bazı öğrencilerin iyi düzeyde bir Türkçeye sahip oldukları halde Türkiyeli öğrencilerle arkadaşlık kuramadıkları saptanmıştır.
  • Öğrencinin Türk okullarda eğitim görme fikrini kabul etmesi, entegrasyon sürecinin başarılı olmasında önemli bir etkiye sahiptir. Entegrasyon sürecine hazır olmayan öğrencilerin entegrasyon sürecine karşı “içsel bir direniş” gösterdikleri görülmüştür. Bu olgu, daha çok kendilerinin entegrasyon tecrübesini yaşamaya zorlandığı ve zorluklardan korktuğu ileri yaşlardaki öğrencilerde rastlanmıştır.
  • Ebeveynlerin %20’isi, kendi çocuklarının eski psikolojik sorunlarla karşı karşıya kaldıklarını belirtmişlerdir. Bu psikolojik sorunlara, içe dönüklük, içine kapanma, abartılmış korku ve istemsiz idrar kaçırma şeklinde somut olarak rastlanmıştır. Ebeveynler, bu konuyla alakalı hiçbir yardım ya da destek görmediklerini, bu tür psikolojik desteği veren ilgili tarafları bilmediklerini ifade etmişlerdir.

Diğer Türkiyeli öğrencilerle sosyal sorunlar:

  • Suriyeli Öğrencilerin %42’si, Türkiyeli öğrenciler tarafından en az 3 kere orta veya şiddetli dışlanmaya maruz kaldıkları görülmüştür. Diğer taraftan Arap öğrencilerin %38’i dışlanmaya maruz kalmışlar. Suriyeli öğrencilerin kendi aralarında dışlanma yaşandığını, öğrencilerin %26’sının dışlanmaya maruz kaldığı saptanmıştır ancak sosyal anlamda dışlama olgusunun Türk öğrenciler tarafından daha çok yapıldığı tespit edilmiştir.
  • Her 5 Suriyeli öğrenciden 1’inin, Türkiyeli öğrenciler tarafından orta düzeyde bir dışlanma olayı yaşadığı görülmüştür. Diğer taraftan her 4 Arap öğrenciden 1’inin, benzer bir deneyim yaşadığı saptanmıştır.
  • Her 4 Suriyeli öğrenciden 1’inin, Türkiyeli öğrenciler tarafından 6 kereden fazla tekrarlanmış şiddetli bir dışlama olayı yaşadığı görülmüştür. Diğer taraftan her 8 Arap öğrenciden 1’inin, benzer bir deneyim yaşadığı saptanmıştır.
  • Sonuçlara göre Suriyeli ve Arap öğrencilerin karşı karşıya kaldıkları dışlanma olaylarının hepsinin zorbalık niteliği taşıdığını söylemek yanlıştır. Olayın özü, genel bir sosyal dışlama olarak nitelendirilebilir ancak bu hususla ilgili bazı öğrenci gruplarının zorbalık yapıp aynı öğrenciyi tekrar tekrar hedef almıştır.
  • Öğrencilerin %68’i, Suriyeli oldukları için en az 2 kere sözlü saldırıya maruz kaldıklarını, Türkiye’den ayrılmalarının istendiğini; bu öğrencilerin %24’ünün bu tür rahatsız edici olaylara şiddetli bir şekilde maruz kaldıkları görülmüştür. Bu bağlamda Arap öğrencilerin de aynı olaylarla karşı karşıya kaldıkları saptanmıştır. Bunun sebebi ise Türkiyeli öğrencilerin Arapça konuşan herkesin Suriyeli olduğunu sanmalarından olabilir.
  • Öğrencilerin %68’i en az bir kere, %34’ü ise en az 3 kere kasıtsız şiddete (şiddet içeren oyunlar) maruz kaldıklarını; bunların %6’sının hastanede tedavi görme ihtiyaçları olduğu görülmüştür.
  • Öğrencilerin %51’inin Suriyeli oldukları için kasıtlı şiddete en az bir kere, bu oranın %14’ünün de en az 6 kere maruz kaldıkları görülmüştür. Bu da Suriyeli ailelerin çocuklarının şiddete maruz kaldıklarını gösteriyor ve bu sorunla alakalı olarak okulun yönetimi ve öğretmenlerinin ilgi göstermedikleri için o ailelerde bir psikolojik tıkanıklığın oluşmasınına yol açmıştır.  Bu, tüm okulları etkileyen genel bir sorun olarak değil, Suriyelilerin varlığınını hedef alındığı şeklinde yorumlandı.
  • Bazı okullarda Suriyeli öğrencilerin maruz kaldıkları sözlü zorbalık sorununu çözebilecek yöntemlere sahip olmadıkları için zorbalık olgusu yaygınlaşmıştır.
  • Ebeveynlerin %46’sı, kendi çocuklarının en az bir kere ısrarlı bir şekilde okula gitmek istemediklerini belirtmiş; öğrencilerin %2’sinin okula alışamadıkları ya da bazı şiddetli olaylar yüzünden psikolojik olarak etkilendikleri için eğitimden tamamen koptukları saptanmıştır.

Öğrencilerin entegrasyon sürecinde başarılı veya başarısız olmalarında rol oynayan faktörler:

  • Öğrencilerin %37’si, Türk okullara entegre olma konusunda başarı gösterirken öğrencilerin %14’ü bazı sorunlara sahip olup entegrasyon deneyimleri hala başarıya kavuşmamıştır. Öğrencilerin %49’u birçok kişisel, dille alakalı ve sosyal sorunlara sahip oldukları için entegre olamamışlar.
  • Öğrencilerin Türkiyeli ve Suriyeli çevresi olan açık ailelerde yetişmesi, anlayış gösteren, destek veren ve ilgi duyan bir öğretmenin yanı sıra olumsuz algılardan etkilenmemiş öğrenciler-özellikle öğrencilerin Türk okula girdiği ilk yılda- olması gibi faktörler öğrencilerin entegre olmalarında rol oynamaktadır.
  • Öğrencilerin sosyal becerilere sahip olmasına aynı zamanda zorluk ve rahatsız edici olayları aşmaya yardımcı olacak psikolojik esnekliğe sahip olmasının yanı sıra olumsuz genelleme ve algılara sahip olmaması öğrencilerin entegre olmalarında içsel faktörler olarak önemli bir rol oynamaktadır. Buna ek olarak öğrencilerin yeni bir okul ortamının, yeni dilsel ve kültürel ortamın bir parçası olmaya hazır olmaları da önemli bir içsel faktör olarak değerlendirilmektedir.
  • İlkokul öğrencilerinin ve ilkokuldan itibaren Türk okullarda eğitim gören öğrencilerin entegrasyon sürecinde daha başarılı oldukları, bu öğrencilerin Türk toplumuyla ilgili daha olumlu bir algıya sahip oldukları görülmüştür. Ortaokul öğrencilerinin -özellikle ortaokulun son sınıflarında olan öğrenciler- ise entegrasyon sürecinde başarısız kalma ihtimalinin yüksek olduğu, bu başarısızlığından dolayı da öğrencilerin Türk Toplumuyla ilgili olumsuz bir algıya sahip oldukları görülmüştür.
  • Öğrencinin okulda başarılı olma becerisi, Türk arkadaşların ilgisini çekmede, öğretmene ve idareye takdir ve saygı kazanmada büyük bir etkiye sahipti.
  • Öğrencinin sosyal olarak kapalı ailelerde yetişmesi, ailenin ne Suriyeli ne de Türkiyeli çevreleriyle sosyal aktivitelerinin olmaması, entegre olamayan öğrencilerin ailelerinde sıkça görülen bir durumdur. Türk toplumuyla iletişimi olmayan ya da Türk toplumuyla ilgili olumsuz algılara sahip olan ailelerin çocuklarının, entegre olma konusunda daha başarısız oldukları görülmüştür.
  • Öğrencilerin zorbalığa -özellikle fiziksel zorbalığa- maruz kalmalarının, entegrasyon süreci üzerinde oldukça olumsuz bir etki yarattığı görülmüştür. Entegre olma konusunda başarısız kalmış öğrencilerin %550’isi şiddetli bir zorbalığa maruz kaldıkları saptanmış.
  • Öğrencinin Türk okullarda eğitim görmeye başladığı ilk yılda oluşan olumlu ya da olumsuz algıların, eğitim hayatının farklı seviyelerinde bir etkiye sahip olduğu tespit edilmiştir.
  • Entegrasyon hususunda başarısız deneyimlere sahip olan öğrencilerin sosyal olarak açık olan, Suriyeli çevresiyle iyi sosyal ilişkiler geliştirmiş ailelerde yetiştiği görülmüştür ancak, bu ailelerin Türk toplumuyla sosyal ilişkiler geliştirmediği saptanmıştır.

Öneriler:

Çalışmanın konusu olan “Suriyeli öğrencilerin okul topluluklarında Türklerle sosyal entegrasyonu” ile ilgili yukarıdakilere dayanarak ve bazı çözümler bulma çabası içinde aşağıdaki şekilde bölünmüş bir dizi öneri sunuyoruz:

Öğrencilerin dil becerilerini geliştirmek için öneriler:

Karar vericiler ve Türk okullarındaki entegrasyon süreciyle ilgili kişilere öneriler:

  • Suriyeli öğrencileri Türk akranlarından ayırarak dil öğrenmek için ayrı takviye sınıflarına aktarma fikrinin yeniden değerlendirilmesi, dil becerilerinin geliştirilmesi için entegrasyon sınıflarının akşam veya tatillere aktarılmasının değerlendirilmesi ve yaz tatili dönemine odaklanılması.
  • Öğrencilere öğretilen Türkçe müfredatının yeniden gözden geçirilmesi ve öğrencinin özel okul terminolojisini anlamasına yardımcı olacak eklemelerle desteklenmesi.
  • Entegrasyon sınıflarında Türkçe derslerinin yanında matematik, fen bilimleri ve sosyal bilimler gibi diğer derslere de odaklanılması ve bunların özellikle lise ve ortaokul sınıflarında Türkçe dilinde verilmesi.
  • Entegrasyon sınıflarında eğitime başlayacak olan Türk öğretmenlerin, anadili Türkçe olmayanlara dil öğretme becerilerinin kazandırılması ve kendileriyle birlikte Suriyeli öğretmenlerden derslere katılacak ve öğrencilerin zapt edilmesinde ve gelişimlerinin takibinde yardımcı olacak asistanların katılımının sağlanması.
  • Entegrasyon sınıflarında, Suriyeli ve Türk uzmanlar tarafından psikolojik destek seanslarının verilmesi; bu sınıfların öğrencileri arasında özellikle spor ve sanat alanında ortak faaliyetlerin gerçekleştirilmesi, Türkçe dili veya akademik bilgi gerektirmeyen zorunlu kaynaşma durumunu yaratacak her iki taraftan oluşan çeşitli takımların oluşturulması.
  • Okulu terk eden öğrencilerin dersleri takip edebilecekleri açık öğretim kursların açılması.
  • Normal eğitim sürecinde özellikle Arapça, Kur’an-ı Kerim ve İngilizce derslerinde Suriyeli öğretmenlerden yararlanılması ve Suriyeli öğretmenin Türk öğretmene eşdeğer seviyede tutulması. Bu, öğretmenin sahip olduğu özel statüden dolayı öğrencilerin zihnindeki Suriyeli imajını düzeltir ve Suriyeli öğretmenin okulda önemli ve etkili bir şekilde bulunması Suriyeli öğrencinin kendini güvende hissetmesini sağlar.
  • Öğretilen tüm dersler için deneme sınavlarına benzer şekilde Suriyeliler için periyodik seviye belirleme sınavlarının yapılması. Bu sınavların amacı, Suriyeli öğrencilerin zayıf yönlerini ve öğrenmede güçlük çektikleri konuları belirlemek ve onları bu derslerde eksik yönlerini takviye edecek ilgili kişi ve derneklere yönlendirmek olacaktır. Akademik ilerlemenin Suriyeli öğrencilerin özgüvenlerini artırma, öğretmenleriyle etkileşimlerini kolaylaştırma ve diğer öğrencilerle sosyal ilişkiler kurmayı desteklemede büyük etkisi vardır.

Eğitim önerileri:

Okullarda sosyal uyumu güçlendirmek için öneriler:

  • Çeşitli uyruklardan öğrencilere hitap eden ve aralarındaki yakınlaşmayı ve bütünleşmeyi geliştirecek okul projelerinin veya spor ve sanat faaliyetlerinin düzenlenmesine odaklanılması.
  • Suriyeli öğrencileri Türk öğrenci gruplarına dağıtarak Türk öğrencilerin Suriyeli akranlarına yardım etmeye yönlendirilmesi. Bu Türk gruplar, molalarda Suriyeli öğrencilerin dil becerilerini kazanmalarına yardımcı olma görevini üstlenirler. Bu grupların gelişimi değerlendirilir ve etkinlikler bölümünde ek puanlar verilir.
  • Türkiye izcilik deneyiminin başarısı ve bu faaliyetlerin doğru eğitim değerleri ve kavramlarının oluşturabilmesi düşünülerek, izciliğin seçmeli ders olarak müfredata dahil edilmesi veya okullarda izcilik eğitiminin verilmesi ve etkinliklerinin yapılması.
  • Okuldaki farklı uyruklardan öğrencilerin anne babalarının katıldığı aile gezileri, ortak mutfak ve pazarlar gibi aile temalı okul etkinlik ve yarışmalarının düzenlenmesi ve Türkiyeli-Suriyeli aileler arasında kardeşlik yarışmalarının planlı bir şekilde yürütülmesi.
  • Suriye içindeki bazı okullar ve Türk okulları arasında kardeş okul uygulamasının gerçekleştirilmesi ve Türk öğrencilerinin Suriyeli öğrencilerin eğitim koşulları ve orada yaşadıkları zor şartları hakkında bilgilendirilmesi[1].
  • Okullarda öğrenciler arası şiddeti önlemek için faaliyetlerin düzenlenmesi. Örneğin toplantılar düzenleyen ve özellikle sözlü ve fiziksel şiddet veya zorbalık durumlarına karşı uygulanması gereken davranış kurallarını belirleyen her sınıf için sınıf öğrencilerinden oluşan ortak bir kurulun oluşturulması ve okul idaresi tarafından onaylanması bununla beraber her dönem geliştirme mekanizmalarının bulunmaya çalışılması.
  • Okul ihtiyaçlarını karşılayamayan yoksul (Suriyeli ve Türk) aileleri takip etmek için bir kurulun oluşturulması ve bu ailelerin haysiyetini koruyacak ve onları utanç verici durumlardan ve zorbalıktan koruyacak şekilde gizli, ayni yardımların tahsis edilmesi.

Yasal Öneriler:

Okul sorunlarının çözümü ile ilgilenen kişilere öneriler:

  • Her okulda, hangi uyruktan olduğuna bakılmaksızın her öğrencinin durumunu takip eden psikolojik destek veren bir uzman bulundurmaya odaklanılması ve öğrenciler arasındaki uyumluluğu artırmak için Suriyeli gönüllü ekiplerle iş birliği içinde tüm Suriyeli ve Türk öğrencilere yönelik psikolojik destekle ilgili periyodik faaliyetlerin yürütülmesi.
  • Yabancı öğrencilerin velilerinin okuldaki öğrencilerin yüzdesine orantılı olarak veli toplantılarına dahil edilmeleri ayrıca velilerle okul idaresi arasında ve velilerin kendi aralarında iş birliğinin ve diyaloğun artırılması.
  • Oyunun kavgaya veya şiddetli bir hale, zararlı bir biçime dönüşmemesini sağlamak ve öğrencilerin bir kısmında gözlemlenen bazı şiddet barındıran davranışları değiştirecek uygun mekanizmalar bulmak için teneffüs aralarının daha iyi ayarlanması, koridorların ve oyun alanlarının kameralarla donatılması.
  • Öğrencilerin, sorunlarına çözüm önermelerine -dolayısıyla benimsemelerine- katılmalarına imkân sağlanması ve bu amaçla farklılıkları yönetme, sorunları çözme, duyguları kontrol etme ve takım çalışması ile ilgili bazı eğitimlerin verilmesi veya etkinliklerin düzenlenmesi.
  • Türk öğretmenlerin ırkçı veyahut siyasi nitelikteki her türlü davranışına katı bir şekilde karşılık verilmesi ve bu tavırların tespit edildiği kişiler hakkında katı kanunların uygulanması.
  • Suriyeli öğretmenlerin Türk yetkililerle iş birliği içinde psikolojik destek becerileri konusunda eğitilmesi ve öğrencilerin sorunlarını etkin bir şekilde çözmeye dahil edilmesi.
  • Suriyeli öğretmenlerin, özellikle Türk vatandaşlığına sahip olanların, Öğretmenler Sendikası’na katılmaları veya durumlarını takip etmelerine ve sorunlarını çözmelerine imkân sağlayacak sendika çatısı altında özel bir grup oluşturulmasının değerlendirilmesi.

İletişimi geliştirmek için öneriler:

Öğretmenler ve veliler için:

  • Özellikle Suriyeli öğrencilerin sayısının fazla olduğu sınıflarda Türkçe bilen bir velinin tüm Suriyeli velilerin temsilcisi olarak seçilmesi ve ona, öğretmenlerin notlarını diğer velilere iletme görevinin verilmesi.
  • Suriyeli öğrencilerin velileri ile idare arasındaki iletişimi güçlendirmek, sorunlarını öğrenmek ve önerilerini almak için velilerle çevirmenler eşliğinde periyodik toplantıların düzenlenmesi.
  • Ebeveynlerin, okulun, çocuklarına sunduğu çeşitli aktiviteler hakkında bilgi alabildikleri, okul ve ailenin deneyimlerini paylaştığı, Suriyeli ve Türk velilerin ortak faaliyetlere katıldıkları kültür günlerinin düzenlenmesi. Bu etkinlikler vesilesiyle aile ve okul arasındaki sosyal bağlar güçlendirilir.
  • Okulla sürekli olumlu iletişim kuran ve önde gelen Türk ve Suriyeli velilerin onurlandırıldığı bir kutlamanın düzenlenmesi.

Psikolojik ve davranışsal alanlarda öneriler:

Suriye ve Türkiye sivil toplum kuruluşları için:

  • Okulda akran zorbalığını önlemek amacıyla, yanlış davranışı düzeltmek ve zihinsel imajı değiştirmek için, uzmanlar tarafından hem zorbalığa maruz kalan taraf hem zorbalığı uygulayan taraf için davranışsal terapiler ve sosyal hizmet programları önererek psikososyal bir programın geliştirilmesi. Cezanın amacı, zorbalık uygulayan çocuktan intikam almak değil, onu zorbalığa götüren sorunu çözmek ve onu iyi bir bireye dönüştürmektir.
  • Zorbalığı engellemek için zorbalığın öğrenciler üzerindeki psikolojik etkilerini ve okul ortamının tüm öğrenciler için ne şekilde destekleyici olması gerektiğini anlatan film, çizgi film veya çizgi romanların üretilmesi.
  • Davranışsal problemleri olan öğrencilerin velilerinin bazı soruları cevaplayarak veya uzmanlarla görüşmeler yaparak bu problemlerin türünü anlamalarına yardımcı olacak Türkçe ve Arapça destekli bir psikolojik destek platformunun oluşturulması.
  • Öğrencilerle en çok ilgilenen ve anlatımı en iyi olan Türk ve Suriyeli öğretmenlerin öğrencilerin oylarına göre seçilmeleri ve yıllık faaliyetlerde onurlandırılmaları.
  • Suriyeli ve Türk öğretmenleri bir araya getiren gezi, kutlama ve sosyal aktiviteler gibi grup etkinliklerinin düzenlenmesi.
  • Suriyeli ve Türk öğretmenler için, karşılaştıkları bazı durumları anlatmalarına ve psikolojik yardım veya danışmanlık almalarına imkân sağlayan bir platformun oluşturulması.

Velilere öneriler:

  • Tüm Suriyeli öğrencilerin velileri, çocuklarının Türk okullarına entegrasyon deneyiminin başarısı için ilk ve en önemli adımın onlarla başladığının farkında olmalıdır. Çocukların başarısında en önemli faktör, ailenin ev sahibi topluma entegrasyonun öneminin farkında olması ve kabullenmesi, dil becerilerini geliştirmeye çalışması ve sosyal ilişkiler kurmaya gayret etmesidir.
  • Veliler, çocukların yanında konuşmalarına dikkat etmeli, zihinsel imajlarını ve önyargılarını genelleştirmemeli, her toplumdaki olumlu yönleri öne çıkarmak için fırsatlardan yararlanmaya çalışmalı, bireysel hatalardan dolayı herkes hakkında olumsuz bir imajı genellememelidir.
  • Velilerin, öğretmenin yönlendirmelerini ve taleplerini takip etmeye daha çok ilgi göstermeleri, öğrencinin eğitim gelişimini takip etmek ve yaşadığı sorunları öğretmeni ile paylaşmak için periyodik ziyaretlerde bulunmaları ve bu ziyaretlerin öğrencinin akranlarından nelere maruz kaldığına dair şikayetlerle sınırlandırılmaması.
  • Ebeveynlerin, dil seviyesi zayıf olsa bile veli toplantılarına katılımlarının sağlanması. Toplantılara katılım ve takip, tercüman olsun ya da olmasın, Türk öğretmenlerde ve velilerde olumlu izlenimler bırakacaktır.
  • Suriyeli ve Arap velilerin, sınıf öğretmenleri ile koordineli bir şekilde sınıfa kültürlerini tanıtacak etkinlikler sunmaları.
  • Öğrencinin kimliğini korumak için, Arapça dil becerilerini geliştirmek, anavatanının coğrafyasını ve tarihini tanıtmak için başkalarının bunu yapmasını beklemeden bireysel veya başkaları ile iş birliği çabasının gösterilmesi.

[1] Bu öneri Suriyeli öğrencilere aşağılık duygusu hissettirmeyecek ve zorbalık uygulayan öğrencilerin üstünlük hissederek Suriyeli öğrencilerin ülkeleri ile alay etmelerine ve o okullara gitmeleri gerektiğini söylemelerine yer vermeyecek şekilde büyük bir özenle yönetilmelidir.

مؤسسة بحثية سورية تسعى إلى الإسهام في بناء الرؤى والمعارف بما يساعد السوريين على إنضاج حلول عملية لمواجهة التحديات الوطنية المشتركة وتحقيق التنمية المستدامة

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu