Giriş:

Devrim hareketi, halk protestoları veya silahlı hareketlerden biri olarak nitelendiğine bakılmaksızın, herhangi bir kurtuluş hareketinin halkın desteğini alması gerektiği kesindir. Zira bir kurtuluş hareketinin başarılı olabilmesi için gerekli ve elzem şartlardan biri de onun halk desteğini kazanmasıdır. Belki de Suriye devrim hareketinde açıkça ortaya çıkan durum bunun ta kendisiydi. Halk tabanının desteği özellikle birçok sebepten dolayı azaldı. Sürecin uzaması ve halkın maruz kaldığı yıkım, sürgün, zorunlu göç, iltica ve askeri başarılardaki düşüş düzeyindeki alınan darbelerin büyüklüğü bu sebeplerden bazılarıydı. İnsani yardım, güvenlik ve kamu hizmetleri gibi günlük hayatın içinden temel meselelerin kötü yönetimi de bu desteğin azalmasındaki bir diğer sebepti.

Bu varsayımdan hareketle bizler bu serinin “Siyasi Güven ya da Halk Desteği: Devrimin Halk Tabanının Çöküşünü Açıklamaya Yönelik Bir Girişim” başlığıyla çıkan ilk baskısında siyasi güven ve halk desteği mefhumlarını, aralarındaki benzerliklerle farklılıkları ve her birinin bağlamını gözden geçirdik. Her iki kavramda da halkın memnuniyetinin ölçüm kriterlerini de araştırdık.

Serinin ikinci baskısı “Halkın Silahlı Oluşumlara Güvenini Arttırma Faktörleri: Hamas ve Taliban Hareketlerinin Durumlarının İncelenmesi” başlığıyla, silahlı oluşumlarla halk tabanı arasındaki ilişkinin pratik deneyimlerini karşılaştırmalı bir metotla sunmak üzere geliyor. Öyle ki hazırlanan bu çalışma halk tabanının, söz konusu oluşumlara güvenine katkı sağlayan yedi ana faktörü ele alıyor. Bunlar: toplumun kimliğiyle örtüşen bir vizyonun sunulması, kendi bölge sınırları içinde kalınması, davanın hedeflerine sarılmak, askeri başarıların siyasi olarak kullanılması, güvenin istikrarını sağlamlaştırma, bölgelerin iyi yönetilmesi ve ekonomik toparlanmanın sağlanması için elverişli bir ortama girişilmesi.

Serinin sonuncusu olan bu üçüncü baskı, Suriye örneğinde halk tabanının desteğini tekrar kazanmanın uygun yollarını ve araçlarını konuşmak daha sonra da mevcut siyasi, askeri ve kamusal hizmet mekanizmalarının ve kurumlarının bunu başarmadaki rolünü irdelemek üzere geliyor. Geriye kalan en önemli mesele de şu oluyor: halkın güvenini kazanmak için farklı siyasi, askeri ve hizmetsel uzmanlık alanlarında ilgili herkesten beklenen icraatlar.

Bu raporun önemi, bir yandan muhalif ve devrimci güçlerin performansını arttırırken diğer yandan içerdeki meşruiyetlerini arttırarak halk tabanının güvenini kazanmayı mümkün kılacak temel adımlara odaklanmasından ileri geliyor.

Rapor Metodolojisi:

Rapor, görünen boyutlar üzerinde duran ve onu analiz eden, “halk tabanının farklı alanlardaki devrim güçlerine güvenini arttırma” hedefini gerçekleştirmesine katkı sağlayacak sonuç ve önerilerin ortaya çıkmasına yardımcı olan betimsel analiz metodunu benimsiyor. Serinin bu sayısı, üzerinde çalışılması gereken sonuçları ve önerileri ortaya koyması açısından, birinci ve ikinci baskıların tamamlayıcısı sayılır.

Ayrıca, rapor tamamen araştırma ekibi tarafından yürütülen ve Aralık 2020 ile Nisan 2021 arasındaki dönemde farklı alanlardan, bir grup Suriyeli şahsiyet ve uzman kişilerle beraber, bir dizi derinlemesine görüşmeden (19 röportaj) elde edilen birincil kaynaklara dayanmaktadır. Karakterler aşağıdaki dört bölüme göre seçildi:

• Halk tabanıyla güçlü bir bağı olan ve halkın bakış açısını ifade edebilen kişiler
• Siyasi arenada çalışan kişiler
• Askeri sahada çalışan kişiler
• Hizmet alanlarında çalışan/etkin kişiler

Bu rapor üç ana bölüme ayrılıyor. İlkinde siyasi alanla ilgili olanlara, ikincisinde askeri alanla alakadar olanlara, üçüncüsünde de hizmet sahasıyla ilgisi olanlara öneriler sunuluyor.

Raporun tamamını okuyun (Arapça)