“Adıma Karşılık Adım” Yaklaşımının Özellikleri
SDG Uzlaşı ve Ortak Kimlik Birimi Tarafından Hazırlanmış Analitik Bir Makale
2021 yılında Suriye dosyasında aktif olan ülkelerin mizaçlarının değiştiğine dair pratik bazı göstergeler belirdi. Bu göstergelerin başlıcaları şunlardı: Bazı Arap ülkelerinin Esad rejimi ile ilişkileri normalleştirmeye devam etmesi; Suriye toprakları üzerinden Lübnan’a doğalgaz ve elektrik taşıma projesiyle kendini gösteren Esad rejimine karşı ABD’nin, Sezar Yasası’nı uygulamada gevşeklik göstermesi; Esad rejiminin Dünya Sağlık Örgütü’nün (WHO) Yürütme Kurulu gibi bazı uluslararası kuruluşlara dahil edilmesi ve İnterpol’e yeniden üye seçilmesi.
Bu siyasi değişikliklerin Suriye siyasi çözüm dosyasına doğrudan yansıması kaçınılmazdı. BM Suriye Özel Temsilcisi Pedersen’nin 27.1.2022 tarihinde ABD ve Rusya da içinde olmak üzere Suriye dosyasıyla alakalı ülkelerden “Adıma karşılık adım” olarak isimlendirdiği yaklaşımın uygulanmasını ilerletmek için “sağlam destek” aldığını açıkladığında gerçekte olan buydu. Bu, Suriye Müzakere Komisyonu’nun 2254/2015 sayılı kararın ana hedefi olan siyasi geçişi gerçekleştirmeye ulaşmanın alt yapısını hazırlamak için pratik ve net şekilde, eksiksiz ve tavizsiz olarak uygulanmasına yaramadığı için reddettiğini açıkladığı bir yaklaşımdı.
Uluslararası Elçi Pedersen’in savunduğu yaklaşımın özellikleri nelerdir? Suriye’de istenen siyasi çözümün uygulanmasına gerçekten katkı sağlayacak mı? Yoksa geçiş dönemi yönetim organı fikrini atlamak ve siyasi çözümü sadece anayasa ve seçimlere indirgeme takozlarından biri olan ve kendisinden önceki elçi Stephane de Mistura’ya ait “Dört Sepet” adımına benzer bir adım mı?
Analiz makalesinin tamamını okumak için (Arapça)
مؤسسة بحثية سورية تسعى إلى الإسهام في بناء الرؤى والمعارف بما يساعد السوريين على إنضاج حلول عملية لمواجهة التحديات الوطنية المشتركة وتحقيق التنمية المستدامة